• 0553 871 6387
  • info@konusmavakti.com
Doxwell
    MENÜMENÜ
    • Anasayfa
    • Terapiler
          • Otizm
          • Down Sendromu
          • Serebral Palsi CP
          • Artikülasyon Bozukluğu
          • Mental Problemler
          • Gecikmiş Konuşma
          • Kekemelik
          • İşitme Kaybına Bağlı Problemler
          • Ses Kısıklığı
          • Yarık Damak ve Dudak Problemi
    • DilTerapim TV
    • Seans terapi odası kirala
    • Sıkça Sorulan Sorular
    • İletişim

Otizm Nedir?

Otizm, ilk belirtilerini bebeklik ya da çocukluk döneminde gösteren, ancak remisyon ya da relaps göstermeden düzenli seyir izleyen bir beyin gelişme bozukluğudur. Doğuştan olan, beynin ve sinir sisteminin farklı yapısından ya da işleyişinden kaynaklandığı kabul edilen nörobiyolojik bir bozukluktur. Başkalarıyla etkileşimde bulunmayı engelleyen ve kişinin kendi iç dünyasıyla baş başa kalmasına yol açan otizm, genellikle 3 yaştan önce ortaya çıkmakta ve bireylerin sosyal iletişim, etkileşim ve davranışlarını olumsuz olarak etkilemektedir. Otizmli bireyler konuşulan dilin içeriğini anlama, bağlama uygun konuşma, sosyal etkileşim kurabilme, mecaz anlam ve söylemler içeren cümleleri anlama, sözel olmayan dile dair mesajları anlama, iletişim başlatma ve sürdürme, dili etkin bir şekilde kullanma konusunda zorluk çekerler.

 

Otizm Nedenleri

Otizm kalıtımsal kökenlidir ancak kalıtsallığı oldukça karmaşıktır ve OSB’nin kökeninin çoklu gen etkileşimlerinden mi yoksa ender görülen mutasyonlardan mı kaynaklandığı çok açık değildir. İkizler üzerine yapılan araştırmalar, ortak çevre koşulları ve başka genetik ya da tıbbi sendromlar olmadığı varsayıldığında, otizm riskinin %90’ınından fazlasını kalıtsallığın açıkladığını gösterir. Tipik olarak, otizm Mendel (tek gen) mutasyonu ya da Angelman sendromu veya frajil X sendromu gibi tek kromozom anomalileri izlenemez ve OSB ile bağlantılı genetik sendromların yalnızca OSB’ye yol açtığı da gösterilememiştir. Çeşitli genlerde olan mutasyonlar arasında ya da çevre ile mutasyona uğramış genler arasında önemli etkileşimler bulunabilir. Çeşitli genler bunlara aday olarak saptanmıştır ancak her birinin etkisi kendi başına çok küçüktür. Ailelerinde başka otistik olmayan otistik bireylerin çoğu, gen kopya sayısı  varyantlarından (Mayoz bölünme sırasında kendiliğinden oluşan delesyon ya da duplikasyonlar) kaynaklanmış olabilir. Dolayısıyla, otizmin önemli bir miktarının kalıtsal olması mümkündür ama kalıtımla geçmemiştir; yani ebeveyn genomunda otizme neden olan mutasyonlar bulunmamaktadır.

 

Otizmde Genel Karakteristik Özellikler 

 

Bebeklik dönemi

– Az melodik babıldama dikkat çeker.
– İşitmiyormuş gibi davranabilirler.
– Başkalarının farkında değilmiş gibidirler.
– Göz teması kurmaktan kaçınırlar.
– Bir grup bebekte uykusuzluk, huzursuzluk, uyku bozuklukları ve uyumsuz davranışlar gözlemlenir. Bunlar genellikle huysuz olarak adlandırılan bebeklerdir.
– Diğer bir grup bebekte ise pasiflik, sakinlik görülebilir. Bunlar bütün gününü yatakta geçiren bebeklerdir, bakımları kolay olmasına rağmen çevreden ilgi beklememeleri, genel ilgisizlikleri dikkat çeker.
– Duyusal olarak ilk yıllarda seslere kayıtsız kalabilir veya gürültüden, bizim duymadığımız seslerden rahatsız olabilirler.
– Donuk ve boş boş bakma görülebilir.
– Ağrı, acıya, üşümeye tepkisizlik dikkat çeker.
– Başını, vücudunu sallama gibi tekrarlayan davranışlar görülebilir.
– Düşük kas tonusu izlenebiliyor.
– Daha az mimik kullanırlar.
– 18-24. ayda başkalarının zor durumda olmasına çocuk cevap verir. Başkalarının duygularına yanıt verme düşük fonksiyonlu otistiklerde genel olarak yoktur, yüksek fonksiyonlularda ise görülebilmektedir.
– 2. yılda beceri kaybı görülebiliyor. Özellikle 15 ile 18. ayda regresyon zirve yapıyor.

  • 3 Yaş Otizm Belirtileri
    • Tekrar eden el hareketleri (El çırpma, alkış yapma)
    • Duyduğu kelimeleri ve sesleri tekrar ederek konuşma (Ekolali)
    • Duyguların ifade edilmesinde zorlanma.
    • Konuşmada güçlük çekme.
    • Agresif tavırlar sergileme ve zor sakinleştirilme.
    • Başkalarının dediklerini tekrarlama.
    4 Yaş Otizm Belirtileri
    • Adlarıyla seslenildiği zaman cevap alınamaması
    • Seste sadece tek bir tonun bulunması
    • Cümleler ve kelimelerin tekrarı
    • Bazı kelime ve cümlelerin net olmaması
    • İkili iletişim kurarken zorluk çekme.
    • Sohbet başlatırken yaşıtlarına göre zorlanma.
    • Şakaları kavrayamama ve korkutucu bulma.
    5 yaş Otizmi Belirtileri
    • Göz temasına tepki vermeme veya kurmaktan kaçınma,
    • İsmiyle çağrıldığında tepkisiz kalma,
    • Hareketsiz durma ya da fazla hareketli davranma,
    • Çevrelerine karşı ilgisiz kalma,
    • Fiziki temasın hoşlarına gitmemesi, örneğin kendilerinin öpülmesi, dokunulması ya da sarılmaya olumsuz tepki gösterme,
    • Konuşmanın gecikmesi,
    • İnsanlar ile iletişim kurmak yerine canlı olmayan varlıklar ile hayali yakınlıklar ve etkileşim kurma,
    • Toplulukta yaşıtlarıyla diyalogdan kaçınma, oyun oynamama ve kişisel izolasyon,
    • Konuşmaya başlayan otizmli çocuklarda kelime tekrarları,
    • Konuşmanın iletişim aracı şeklinde kullanılmaması,
    • Konuşabilenlerin kalıp gibi konuşmalar sergilemesi.

 

Otizm Çeşitleri Nelerdir

 

Atipik Otizm , Asperger Sendromu, Çocukluk Dizinteragratif bozukluğu ve Reet Sendromudur.

Bu problemler ile ilgili bilgiler aşağıdaki sayfalarımızda mevcuttur ayrıntılı bir şekilde anlattık bakabilirsiniz.

 

Otizmde Dil ve Konuşma Özellikleri 

 

Aşağıda sıralanan özellikler çocukta dil gelişimin seyri açısından oldukça önemli öngörücülerdendir.
– Bebeklik döneminde özellikle sessiz harflerle ses çıkarmalar,
– Babıldamanın varlığı,
– Sembolik oyun oynamanın varlığı,
– Jestlerin farklı ve sık kullanımı
– İşaret etmenin varlığı,
– Anne ve babanın çocukla iletişim tarzı, yanıtlayıcılığı
Bunların dışında, ses ve jest taklidi, zeka, özel eğitime başlama yaşı, özel eğitim süresi, epilepsinin varlığı ve ekolalinin bulunma durumu yine konuşmada önemli etkenlerdendir.

 

Otizmde Konuşma Problemleri

 

Ekolali : Çocuğun duyduğu kelimeleri cümleleri konuşmacının hemen arkasından veya daha sonra taklit etmesidir. Normalde çocuklar konuşmaya duydukları kelimeleri taklit ederek başlarlar, ancak 2,5 yaş civarında bu sona erer.

Mutizm : Sessizlik

Murmuring : Sürekli mırıldanma
Disprosodi : Ses tonunu ayarlayamama

Yineleyici Konuşma : Bazı konulara takılarak, bu konuyla ilgili sürekli tekrarlarda bulunma

Zamirleri Karıştırma : Çoğunlukla birinci tekil şahıs “ben” kullanımı yerine “sen” veya “o” kullanımı görülür.
Gramer Bozuklukları : Cümlelerde özellikle fiil eklerini söylememe yaygındır, uygun olmayan cümle kuruluşları görülür.

Konuşulanları Anlamada Güçlük : Özellikle soyut kelimeleri anlamada, mecaz kullanımları anlamada güçlük görülür.
Konuşmayı Başlatmama-Sürdürmeme : Kendiliğinden iletişimi başlatmada belirgin yetersizlikler görülür.

 

Otizmde Beslenme

kronik yeme sorunları olan bir çocuğun sosyal zorluklar ve akademik başarı riskini artırdığını belirtmiştir. Bu da ergenlik döneminde ve yetişkinlikte obezite ve kardiyovasküler hastalık gibi diyetle ilgili hastalık risklerini artırır, bu nedenle otizmde beslenmenin önemi büyüktür.

 

Otizmli çocuklar ne ile beslenmeli?

Her ne kadar bu varsayım bilimsel olarak doğrulanmış olmasa da, glüten-kazein diyeti (GFCF Diet: Glüten Free-Casein Free Diet) otizmli çocuklara yaygın olarak uygulanmaktadır.

Otizmle savaşta, süt ve süt ürünleri beslenme modelinden tamamen çıkartılmalı, probiyotik takviyesi, turşu ve sirke gibi seçenekler tercih edilmeli, mevsiminde sebzeler yenmeli ve işlenmiş, paketlenmiş tüm yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Otistik bir çocuğun beslenme modelinde şeker kesinlikle yer almamalı.

GAPS Tedavi Protokolü’nün olmazsa olmazlarının başında kelle paça çorbası gelirken, taze et, balık, yumurta, fermente sebze, yoğurt, peynir gibi mayalanmış ürünler de sistemin en önemli besin araçları olarak öne çıkıyor.

Son yıllarda yapılan başka bir çalışma, otizm şiddeti ile bağırsaktaki bakterilerin dengesinin ilişkisini incelemiştir. Bu çalışma, otizmli çocukların bağırsaklarında daha fazla miktarda gözlemlenen Desulfovibrio bakterisinin miktarının, otizmin şiddeti ile güçlü bir şekilde ilişkili olduğunu göstermektedir

Bağırsak geçirgenliğinin artması ve opioid aşırı artışının otizmde oluşan davranışlara neden olabildiği ve bu artışın gözlenmemesi için gluten ve kazeinin diyetten çıkarılmasının iyileşme sağlayabileceği belirtilir.

Çalışmalarda; D vitamini, triptofan ve Omega – 3 yağ asitleri gibi diyetsel müdahalelerle yan etkisiz bir şekilde beyinin serotonin konsantrasyonlarını artırmanın ve Otizmle ile ilişkili bazı belirtileri hafifletmenin mümkün olduğu ortaya konmaktadır.

Otizm için hangi balık yağı: özellikle kısa ömürlü ve yüzey balıkları tercih edilmeli. Otistik çocuklarda mümkünse deniz ürünleri yerine kanada veya norveç ürünü balık yağı kullanılmalıdır.

 

Otizm ile İlgili En Çok Aldığımız Sorular ve Cevaplar

 

  • Otizm kaç yaşında biter?
Otizm genellikle ilk 3 yaşta başlayan ve hayat boyu devam eden, kişinin etrafıyla sözel ve sözel olmayan şekilde uygun ilişki kuramaması şeklinde ifade edebileceğimiz gelişimsel bir bozukluktur.
Otizmi anlamak için kullanılan test var mı?

Evet kurumumuzda bu durumu anlamak ve aileye ne yapması gerektiğini anlatmak için uyguladığımız test bataryamız mevcuttur.

Otizmin tamamen atlatılması için herhangi bir tıbbi tedavi yöntemi veya ilaç var mıdır?

Dünya üzerindeki tüm hastanelerde veya kliniklerde kanıtlanmış tedavisi yoktur. Sadece çok hareketli ve davranış problemi gösteren kişilere sakinleştirici grubu ilaçlar verilir.

Otizm nasıl geçer? otizme ne iyi gelir?

Otizme kanıtlanmış olarak en iyi gelen uygun terapi yöntemleridir.

Otizmli çocuklar hangi oyuncakları sever?

 

Hareket eden oyuncaklar, ışık ve ses çıkaran oyuncaklar ve dokunsal oyuncaklar, bu çocuklar için özellikle ilgi çekici olabilir.
Otizmli çocuklar ne yapmayı sever?
Genellikle, tamamen tek başlarına olmak isterler ve diğer insanlarla oynamaktan ya da etkileşimde bulunmaktansa parmaklarını saymakla ya da nesneleri sıraya sokmakla daha fazla ilgileniyor gibi görünebilirler.
Otizmli çocuk soru sorar mı?

Konuşmayı başlatma ve sürdürmede sorun vardır. Sizi merak edip tanımak için soru sormazlar. Ancak hafif düzey otizme sahip çocuklar ilgi alanına giren bir konuda bilgi edinmek için soru sorabilir.

Otizm geni kimden gelir?
Çeşitli araştırmalar X kromozomundaki bir genin mutasyona uğraması sonucunda otizm oluştuğunu vurgulamaktadır.
Otizmli çocuk normale döner mi?
Otizm yaşam boyu devam eden bir durumdur. Çoğu zaman böyle olmasına rağmen, birçok hastamızda iyiye gidiş gördük ve bunları paylaştık. Dil gelişiminin daha erken dönemde olduğu, zekanın korunduğu olgularda çok çok daha olumlu sonuçlardan bahsedebiliriz.
Otizmli çocuk ne yememeli?

Otizmli çocuklar için bazı beslenme şekilleri; Glutensiz ve Kazeinsiz: Arpa, çavdar, yulaf ile birlikte süt ve süt ürünlerinin tüketilmemesi gerekir. Opioidin maddesinin aşırı artması, otizmde görülen davranışlara neden olabilir.

Otizm kriz anında ne yapılmalı?
Öfke nöbeti ve saldırganlık geçinceye dek, çocuğun enerjisi bitip sakinleşinceye kadar tutmaya devam edilmelidir. Bu arada unutulmaması gereken yetişkinin çocuğa sözel müdahalede bulunmayıp sakin tutumunu sürdürmesidir. Öfke nöbet ne sebep olan etmenler varsa bulunmalı ve mümkünse ortadan kaldırılmalıdır.
Otizmde zihinsel gerilik var mı?
Otizmli bireylerin yaklaşık üçte birinde zekâ geriliği mevcuttur. Son 20-30 yıldaki otizm sıklığında ortaya çıkan artış son yıllarda platoya ulaşmış görünmektedir.
Otizm raporu kaç yıl geçerli?
Rapor 2 yıllık çıkmış ise 1. yılın sonunda değerlendirme yapılmaktadır. Rapor süresi bitiminde kurul kararıyla her yıl için yenileme yapılmaktadır. Hastane raporunun süresi bitmeden aile RAM’a başvurursa RAM raporu yenilenmektedir.
Otizmli çocuk annesi emekli olabilir mi?
Otizm Spektrum Bozukluğu’na sahip birey annesi 01.10.2008inden sonrası için 4 yıla 1 yıl oranında erken emeklilik ve prim yeterliliği hakkına sahiptir.
Otizm raporu olan ehliyet alabilir mi?
Otizmliler Ehliyet Alabilir mi? Engelli raporu %40 ve daha altında olan bireylere ehliyet alma imkanı tanıyabiliyor.
Çözger raporu tamamen silinir mi?
Özel eğitim raporları süreli olarak verilmekle birlikte, verilen süre sonunda raporlar geçerliliğini yitirir ancak sistemden düşmez. Ülkemizde bazı meslek grupları Sağlık Bakanlığı sisteminden bireyin geçmiş hastane kayıtlarını talep edebilmektedir.
RAM raporu silinir mi?
RAM raporu iptal edilmez, ram raporuna sadece itiraz edilebilir. Rapor süresi bittiğinde, yeni RAM raporu çıkarılmadığı takdirde, RAM raporunun geçerliliği devam etmez.
Otizmli yüzde kaç rapor verilir?
Örneğin ÇÖZGER öncesi sistemde, hafif belirtileri olan ve Atipik Otizm tanısı ile rapor düzenlenen olguların engel oranı %40 iken, ÇÖZGER’de OSB için tek özel gereksinim düzeyi (ÖKGV) belirlenmiş olup karşılık geldiği engel oranı 90-99 aralığıdır.
Çocuk Özel Gereksinim Raporu (ÇÖZGER) almak için ne yapmalısınız?

(ÇÖZGER) almak için, Özürlü Sağlık Kurulu bulunan bir hastaneye başvurmalısınız. Özürlü Sağlık Kurulu; iç hastalıkları, genel cerrahi, göz hastalıkları, kulak-burun-boğaz, nöroloji veya ruh hastalıkları uzmanlarından oluşur.

Uçuşlarda engelli indirimi var mı?

Türk hava yollarında yurt içi uçuşlarda %20, Türkiye çıkışlı ya da varışlı yurt dışı uçuşlarda ise %25 oranlauygulanacaktır. İndirim iç hat aktarmalı uçuşlarda da geçerli olup dıştan dışa transit uçuşlarda geçerli değildir. Pegasus hava yollarında engellilere özel indirim yoktur.

Otizm Spektrum Bozukluğu’na sahip birey ailesine taşıt alımında ne gibi haklar sağlanmaktadır?

Otizm Spektrum Bozukluğu oranı dışında ek özür ilavesi ile rapor oranı % 90 olan Otizm Spektrum Bozukluğu’na sahip birey aileleri taşıt alımlarında ÖTV vergisinden ve yıllık motorlu taşıt vergisinden muaftır.

Otizm engelli maaşı ne kadar 2024?

2024 yılı Ocak-Temmuz ayları arasında engelli aylığı engel oranı yüzde 40-69 arası olana 2 bin 797.81 lira, yüzde 70 ve üzeri olana 4 bin 196,70 lira, 18 yaş altı engellilere ise 2 bin 797,81 lira ödeme yapılacak.

Otizm maaşı için nereye başvurulur?

1) Yaşadıkları mahaldeki Huzurevi ve/veya Merkez Müdürlükleri, 2) İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, 3) İlçe Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü, 4) SHÇEK Genel Müdürlüğü‘ne bir dilekçe ile başvuru yapılabilir.

Otizm evde bakım parası ne kadar 2024?

Evde bakım maaşı ödemeleri geride bıraktığımız yılın son 6 ayında 5 bin 98 lira olarak belirlenmişti. Zamlı evde bakım maaşı ödeme tutarı ise zamlı evde bakım yardımı, 2024 yılından itibaren 7.608 lira olarak belirlendi.

Otizmli çocuğu olan anne emekli olabilir mi?

Evet. Çocuğunuzun yaşadığı süreler için erken emeklilik hakkını talep edebilirsiniz. Bakıma muhtaç çocuğun vefatı halinde erken emeklilik hakkından yararlanma süresi sona erer.

Otizmli bireyler askere gidebilir mi?

askerlik hizmetinin otizmli bireyler tarafından yerine getirilebilmesi mümkün değildir.

Otizm raporu çıktıktan sonra ne yapılır?

Eğer çocuğunuza otizm tanısı konmuşsa; eğitsel değerlendirmesinin yapılması, eğitim ortamına yerleştirilmesi ve devletin sağlayacağı özel eğitim desteğinden yararlanması için ilinizdeki ya da ilçenizdeki RAM’a başvurmanız gerekir.

Zeki otizm nedir?

Savant sendromu, otizm ya da zihinsel engel gibi gelişimsel bozukluğa sahip olan kişilerin matematik, müzik, hafıza gibi sınırlı alanlarda olağanüstü beceri ve/veya zekaya sahip olduğu bir durumdur.

Otizm hangi engel grubuna girer?

Otizmli bireyler zihinsel engel gurubundadır.

Otizm maaşı için nereye başvurulur?

1) Yaşadıkları mahaldeki Huzurevi ve/veya Merkez Müdürlükleri, 2) İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, 3) İlçe Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü, 4) SHÇEK Genel Müdürlüğü‘ne bir dilekçe ile başvuru yapılabilir.

Geçici otizm nedir?

Atipik otizm; yüksek işlevli otizm olarak bilinen asperger sendromundan ve otizmin orta ya da ağır spektrumundan farklı olarak daha az belirti gösteren otizmin bir alt türüdür.

Folik asit otizme yol açar mı?

Johns Hopkins Üniversitesi’nde araştırmacılar tarafından yapılan çalışma 2016’da şaşkınlığa neden oldu. Kanlarında aşırı derecede yüksek folik asit ile vitamin B-12 bulunan annelerin otizm riskinde yaklaşık yüzde 18 oranında artışla bağlantılı olduğunu buldular.

Otizme hangi vitaminler iyi gelir?

Otizmde özel diyetler, doğru gıdalanma ve besin takviyesi konusunda B6 ve magnezyum öneriliyor. B6 vitamini otizmde negatif belirtilerin azalmasına yardımcı olur. Vitamine ek olarak çocuklara eğitimin sağlanılması mutlu tablolar ortaya çıkarıyor.

Otizm ile uyaran eksikliği arasındaki farklar

Uyaran eksikliği gelişim üzerinde öylesine etkili ki, belirtileri otizmle karıştırılabiliyor. Zira uyaran eksikliği yaşayan bir çocuk da tıpkı otizmde olduğu gibi tepki vermeme, göz teması kurmaktan kaçınma benzeri davranışlar sergileyebiliyor. Doğru tanı için kliniğimize başvurabilirsiniz.

Otistik çocuklar ne yemeli?

Otizmle savaşta, süt ve süt ürünleri beslenme modelinden tamamen çıkartılmalı, probiyotik takviyesi, turşu ve sirke gibi seçenekler tercih edilmeli, mevsiminde sebzeler yenmeli ve işlenmiş, paketlenmiş tüm yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Otistik bir çocuğun beslenme modelinde şeker kesinlikle yer almamalı.

Otizm diyeti nedir?

GAPS diyet teorisi, tahıllar ve şekerler gibi bazı gıdalardan uzaklaşmanın, otizm ve disleksi gibi beyni etkileyen durumları tedavi etmelerine yardımcı olabileceğini söylüyor. GAPS terimi, Gut and Psychology Syndrome (bağırsak ve psikoloji sendromu) anlamına gelmektedir.

Bu konuların dışında merak ettiğiniz sorular varsa https://konusmavakti.com/iletisim/

Asperger Sendromu 

 

dilterapim

    Asperger sendromunun otizmden farkı, dil gelişiminde sorunlara rastlanmamasıdır. Asperger sendromunun toplumda görülme sıklığı 1000 kişide 1 ile 4 arasında değişmektedir ve erkek çocuklarında daha sık görülür. Diğer bir deyişle, Asperger sendromu otizmden daha hafif seyreden bir otistik spektrum bozukluğu kategorisidir. Asperger sendromu olan çocuklarda ilk olarak iki belirti dikkat çekmektedir. Bu özelliklerden ilki diğer çocuklar kadar zeki olmalarına rağmen sosyal beceriler ile ilgili zorluklar yaşamaları; ikincisi de tek bir konuya aşırı ilgi göstermeleri veya aynı davranışı tekrar tekrar yapmaya yatkın olmalarıdır.

 

Asperger Sendromunun Belirtileri

Arkadaşlık kurmada ve bunu devam ettirmede zorluk yaşanması

Empati kuramamak ve farklı düşünceleri anlayamamak

Bazı konulara karşı takıntıların olması

Konuşmaların düzensiz ve kendi ilgilendikleri alanlara yönlendirme

İletişim kurduğu kişinin anlattığı konuya dikkat etmeme ve odaklanamama

Tekrarlayan bazı davranışlar (el çırpma, parmak şıklatma veya kol sallama)

Göz teması kurmada zorluk ya da çok dikkatli sürdürmek

Karşıdan yapılan alaylı konuşmaları veya ironi ile ilgili durumları anlamama

Bireyler için normalleşen sınırlara dikkat etmeme ve uymama

Mahremiyet algısının az olması

Rutine çok bağlı olmaları

Sakarlık durumları

 

Ses düzeyini ayarlamada zorluk yaşanması

Birtakım ses, görsel, koku ve tat almaya bağlı uyarıcılara karşı hassas olmaları

Sosyalleşme konusunda isteksizlik

Vücut dili konusunda zorlanma ve iletişim kurarken mimikleri kullanamama

 

Asperger ve Otizm Arasındaki Farklar

Asperger sendromu ile otizm arasındaki en temel fark asperger sendromlu bireylerin konuşma ve telaffuz konusunda zorluk yaşamamalarıdır.  Otizmli bireylerde yaşıtlarına göre daha az kelime ile konuşma ve bazen de sessizlik söz konusu olurken; asperger sendromu olan bireylerin kelime dağarcığı yaşıtlarıyla aynı olmaktadır. Bunun yanında asperger sendromu olan kişilerin teknik ve ayrıntılı kelimeler kullandığı da görülmektedir.

Aralarındaki bir diğer fark ise otizm sahip olduğu belirtiler sayesinde birçok çocukta okul çağına ulaşmadan teşhis edilir. Ancak asperger sendromu olan çocukların tanı alabilmesi için genellikle sosyal yaşama katılmaları ya da okulda zorluk yaşamaları gerekir.

Asperger sendromu olan bireyler ile otizmli bireyler arasındaki bir diğer fark ise asperger sendromlu bireylerin toplumla uyumlu olmadıklarını farkında olmalıdır. Ancak otizmli bireyler toplum ile uyum içinde yaşayamadıklarını fark edemezler.

Otizm ile asperger sendromu arasındaki bir diğer fark ise bilişsel alandaki farklılıklardır. Asperger sendromu olan bireyler bilişsel anda herhangi bir problem göstermezler ve genellikle IQ’ları normalin üstünde olmaktadır.

 

 

Asperger sendromunda dil ve konuşma özellikleri

Asperger sendromu olan kişilerin dil gelişimlerinde herhangi bir gecikme görülmez, ancak bu kişilerin konuşmalarında bazı farklılıklar göze çarpar.

1.) Zamir kullanımı ile ilgili problemler yaşama

2.)Bazı kelimeleri çok sık kullanma

3.)Genellikle yeni kelimeler türetme

4.)Bunun yanında karşılarındaki kişinin konuyu değiştirme çabasını fark etmezler ve iletişimlerini monolog olarak sürdürürler. 

 

Asperger sendromu ve zeka bilişsel durumları

Zeka temel olarak kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır. Bunlar sözel ve performans olmaktadır. Asperger sendromlu kişiler ise her iki zeka türünde de farklılık gösterirler. Asperger sendromuna sahip olan kişiler ortalama ve genellikle ortalama üstü bir zekaya sahip olmaktadır.

 

Asperger sendromu ve cinsellik

Asperger sendromu olan bireyler sosyalleşmekten ve diğer insanlar ile yakınlık kurmaktan çekinebilmektedir. Bunun yanında mecazları anlamamaları sosyal ilişki kurmalarını zorlaştırmaktadır.

Asperger sendromu olan kişiler dokunulmaktan da hoşlanmayabilirler. Bu sebeple de partnerlerinin durumu anlamaları ve sözel iletişime önem vermeleri gerekmektedir.

Çocukluk Dezintegratif Bozukluğu  

dilterapim

Çocukluk disintegratif bozukluğu iki yaştan sonra başlar. Bozukluğun başlamasıyla, önceden edinilmiş yetiler hızla yitirilir. Çocukluk disintegratif bozukluğu tanısı alan çoğu çocuğun zihinsel becerileri, ileri derecede zihin özürlü düzeyine kadar geriler. Bu çocuklar, birkaç yıl içinde, ileri düzeyde otizm tanısı alanlarla çok benzer hale gelirler. Tabloya, çoğu zaman, tuvalet kontrolü yitimi ve havaleler de eşlik eder. Çocukluk disintegratif bozukluğuna, çok seyrek rastlanmaktadır. Ayrıca, bu tanıyı alan çocukların büyük bir bölümü erkektir.

 

Çocukluk Dezintegratif Bozukluğunun kalıcı bir çaresi yoktur, dil, sosyal etkileşim ile kendine bakma becerilerinin kaybı oldukça ciddidir. Etkilenen çocuklar bazı alanlarda kalıcı bozukluklarla karşılaşır ve uzun süreli bakıma gereksinim duyar. ÇDB’nin tedavisi hem terapi hem de ilaçları içerir.

Ruhsal bozukluk belirtileri nelerdir?

Rett Sendromu 

 

X kromozomundaki MECP2 genindeki mutasyon nedeniyle ortaya çıkan, kız çocuklarında görülen bir nörolojik ve gelişimsel bozukluktur, denilebilir. Bu durum motor ve dil gelişiminde belirgin gerilemelere yol açar. Rett sendromu 6–18 aylar arasında başlar. Neredeyse yalnızca kızlarda görülen bu sendrom, kalıtsaldır. Sendromun başlamasıyla, tüm zihinsel, sosyal, iletişimsel ve devinsel beceriler geriler; ayrıca, denge bozuklukları ortaya çıkar. Rett sendromunun otistik spektrum bozuklukları arasında yer almasının doğru olmadığı yönünde görüşler vardır.

Bilinen net bir tedavisi olmayan rett sendromu, nöbetleri önlemeye yönelik ilaçlar, gelişim bozukluğu ve motor becerilerin zayıflaması gibi semptomların hafifletilmesi için fizik tedavi ve konuşma terapisi gibi uygulamalarla yönetilmeye çalışılır.

Rett sendromu anne karnında anlaşılamamaktadır. Hatta çocuk doğduktan sonra da fark edilmez ve gelişim süreciyle birlikte gerilemeler olduğunda görülebilir.

Rett Sendromu Belirtileri?

      • Büyümede yavaşlama ve kafa küçüklüğü
      • El becerilerinin yitirilmesi ve olağandışı hareketler
      • Dil becerisinde zayıflık, konuşma bozukluğu
      • Kas zayıflığı
      • Solunum sıkıntısı ve nefes darlığı
      • Anormal göz hareketleri
      • Agresiflik hali ve ağlama durumu
      • Konsantrasyon bozukluğu
      • Epilepsi veya nöbetler
      • Skolyoz (omurga eğriliği)
      • Düzensiz kalp atışı

Atipik Otizm

 

dilterapim

  • Atipik otizm, Tipik Otizm tanısı için gerekli klinik belirtilerin hepsinin bulunmadığı ancak yine de Otizm Spektrumunun içinde olan daha hafif olguları tariflemek için sıklıkla kullanılan bir ifadedir.
  • Genellikle erken yaşlarda ortaya çıkabildiği gibi ilerleyen yaşlarda da görülebilir.
  • Otizme oranla şiddeti daha hafiftir ve hastalık yavaş ilerleme gösterir.
  • Nöro-gelişimsel bir bozukluk olarak bilinmektedir.
  • Erken yaşlarda ve okul öncesi dönemlerde tespit edilmesi halinde ilaçsız tedavi, yani birtakım terapi eğitimleriyle birlikte iyileşme sağlanabilirken, olumsuz davranışlar da kontrol altına alınabilir.

 

Atipik Otizmin Özellikleri
  • Dil ve konuşmada gecikmeler
  • Zaman kavramında güçlükler
  • Tekrarlayan davranışlar
  • Soyut kavramları anlamada güçlükler
  • Kaygı bozuklukları
  • Göz kontağı kurmazlar. …
  • Huzursuz görünürler.
  • Sözel veya sözel olmayan (yüz ifadesi gibi) birtakım ifadelere tepki vermeyebilirler. …
  • Bazıları birtakım ses, koku, ışık veya dokunuşa aşırı hassastırlar.
  • Bazıları ise sıcak, soğuk veya herhangi bir acıya karşı oldukça duyarsızdır.

 

Atipik Otizmde Konuşma

Normalde çocuklar, konuşmaya, duydukları kelimeleri taklit etmeyle başlarlar. Ancak bu taklit dönemi, 2,5 yaş civarında sona erer. Otizmli çocukların bazıları da ilk kelimelerini, anlamlarına dikkat etmeden papağan gibi taklit ederek öğrenirler. Bazen kelimeleri, bazen de cümleleri olduğu gibi tekrar ederler.

Erken çocuklukta yani okul öncesi yaşlarda uygulanan terapiler. Ailelerin işbirliğiyle çok verimli sonuçlar alınabilmektedir.

İletişim sözlü ve sözsüz iletişim olarak ikiye ayrılır. İletişim becerilerin başlayabilmesi için taklit becerilerinin önemi büyüktür. Bu noktada sözsüz iletişim( Mimikler ve davranışlar) otizmli çocuğun konuşmayı öğrenene kadar olan süre zarfında anlaşıldığını hissetmesi açısından önemlidir.

Bu aşamada, aile ve çocuk için uzman özel eğitimcilerden gerekli terapiler alınarak atipik belirtiler en asgari düzeye çekilebilir ya da söndürülebilir.

Ailelerimize ve danışanlarımıza bu konuda hem terapiler hem de gerekli eğitimleri vernekteyiz bizimle atipik otizmi aşmak çok kolay

 

OTİZMDE İLAÇ KULLANIMI

 

Prozac (fluoksetin)

7 yaş üstü çocuklarda kullanımı FDA(amerikan ilaç dairesi) tarafından onaylanmıştır.

Lexapro (essitalopram)

12 yaş ve üstü çocuklarda FDA onaylamıştır.

Luvox (fluvoxamin)

8 yaş üstü çocuklar için FDA tarafından onaylanmıştır.

Zoloft (sertralin)

6 yaş üstü çocuklar için FDA onaylıdır.

Risperdal(Risperidon)

Türkiye’de sıklıkla kullanılan bir ilaçtır.

Abilify(Aripiprazol)

Ülkemizde sıklıkla kullanılan başka bir ilaçtır.

Anafranil (klomipramin)

10 yaş üstü çocuklar için FDA onaylıdır.
Melatonin kesinliği henüz kanıtlanmamış bir tedavi yöntemidir amacı otizmde uyku problemlerini tedavi etmek üzerinedir.

Şelasyon yöntemleri

Ağır metallerin vücuttan uzaklaştırılmasıyla ilgili tedavi yöntemleridir ve FDA bu yöntemin henüz desteklenmediği konusunda uyarı yapmaktadır.

 

Otizm ile Atipik Otizm arasındaki farklar

Tipik otizmde, otistik semptomlar belirgin ve serttir.

Atipik otizmde otistik semptomlar biraz daha hafif ve birçoğunun ileride aşılma ihtimali yüksektir.

Atipik otizm ile tipik otizm temelde aynı sorunları paylaşır; fakat tipik otizmde problemler ve bozukluk daha derinde olduğu için kalıcılık düzeyi daha yüksektir.

Hızlı Erişim

  • Artikülasyon Bozukluğu
  • Dil Terapim TV
  • Down Sendromu
  • Gecikmiş Konuşma
  • İletişim
  • İşitme Kaybına Bağlı Problemler
  • Kekemelik
  • Mental Problemler
  • Otizm
  • Otizm
  • Serebral Palsi
  • Ses Kısıklığı
  • Yarık Damak ve Dudak Problemi

İletişim

-
info@konusmavakti.com
-
Telif Hakkı © - Konusmavakti.com Bütün Hakları Saklıdır.
furkankeskin.com.tr